Siyaset etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor.
Siyaset etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor.

Siyaset

FELSEFE Ders Notları
Sosyal Bilimlerde Temel Kavramlar 

Siyaset
  • Siyaset sadece ortak yaşamı mümkün kılan kurallarla ilgilenmez, aynı zamanda toplum halinde yaşamanın gerektirdiği kararlar ve karar alma süreçleri ile de ilgilenir.
  • Kimlerden ne kadar vergi alınacağı, bu vergilerin ne kadarına yol, su, elektrik gibi altyapılarına ne kadarının  harcanacağı, sosyal harcamalara, kamu yatırımlarında önceliğin hangi alanlara ve hangi bölgelere verileceği siyasetin ilgilendiği kararlar ve karar alma süreçlerinin başında gelmektedir.
  • Siyaset bir kez olup biten bir durumdan çok bir süreç olup, ortak kuralları birkez koyduktan sonra süreç sona ermez. Siyaset sürekli yenilenen ittifaklar yapma sanatıdır.
  • Her toplumsal kural siyasetle ilgili değildir. Ahlak, örf ve adet kurallarının ihlali halinde devreye bir ötorite girmez, toplumsal baskıya güvenilir.
  • Toplumsal hayatın doğasında çatışma olgusu yatar. Siyaset bu çatışmayı kontrol altında tutmaya ve düzenlemeye gayret gösterir.
Thomas Hobbes: "İnsan insanın kurdudur."
Hobbes bu sözüyle toplum halinde birarada yaşayan insanlardan bahsettiğimizde, birbirinden çok farklı, kıt olan maddi kaynaklarla birlikte manevi duygusal veya statüye ilişkin değerler içinde birbiriyle mücadele eden insanlarla gelir. Eğer mücadele sürecinde herkesin uyması gereken ortak kurallar olmazsa güçlü olanın hiç bir sınır tanımadan güçsüzü ezdiği bir kaos ve kargaşa durumundan bahsetmektedir.
 
Siyaset Biliminin Temel Kavramları ve Siyasal İdeolojiler
  • İktidar: Muhalefete rağmen yaptırım gücü olan. İktidar, bir kimsenin kendi istediğini bu talebe yönelik muhalefetin varlığına rağmen yaptırabilme gücüdür.
  • Meşruiyet: Osmanlıca "şer" kökünden gelir. Temel yasa olan "Şeriat"'a uygunluğu ifade eder. İktidara itaat etmeyi normal, olağan, olması gereken bir eylem olarak gösterebilmek demektir.
  • Devlet : Bölünmez, devredilemez egemen olan güç. Hukuki olarak egemenlik ve ülke sınırları içinde hakim olan kendisinde başka sınırlama kabul etmeyen herkesi bağlayan kararlar alan en üstün güç.
  • Egemenlik: Siyasal gücü ifade etmeye yarayan soyutlamadır.
  • Ulus-Devlet ve Küreselleşme: Modern toplumlarda devlet, ulus-devlet olarak nitelenir. Modern devletlet kendilerini bir ulus ile özdeşleştirirler. Devlet ulus egemenliğinin soyut tezahürüdür. Küreselleşmenin ulus-devletin sonunu getireceği iddia edilmiştir. Teknolojinin gelişimi küreselleşmenin hızını etkileyen dinamik bir hüviyettir.
  • İdeoloji: Düşünceleri inceleyen bilim (Tracy) Üst düzey siyasal aktörlerin sıradan insanları siyasete çekmesini kolaylaştırır. İdeoloji kelimesi ilk kez Fransız Destut de Tracy tarafından "düşünceleri inceleyen bilim" anlamında kullanılmıştır. Karl Marx ideolojiyi sınıf ve sömürü gerçekliğini gizlemek için egemenler tarafından oluşturulmuş düşünceler anlamında kullanmıştır. İdeolojiler insanları siyasal eyleme yani siyasete katılmaya çağırır. İdeoloji kısa, basit ve anlaşılır bir biçimde sıradan insanların duygularına hitap etmektir.
  • Liberalizme göre; güçlü ama sınırlı devlet olmalı. Liberal ideolojinin öne çıkardığı temel değer birey ve bireyin özgürlüğüdür. Birey özgürlüğüne en büyük tehdit devletten gelir, ancak liberalizm devletsiz bir toplum düşünmez. Liberalizm için devlet "gerekli şeytan"'dır.
  • Sosyalizm ekonomik eşitlik, paylaşma, kardeşlik, topluluk ve kolektif mülkiyet gibi değerleri öne çıkarır. Sosyalizmde Liberalizm gibi aydınlanma düşüncesinin ürünüdür. Karl Marx sosyalizm tarihinde dönüm noktasıdır. Marx'dan önce kaynakların eşit dağildığı eşitsizliklerin olmadığı bir toplum hayali kuran ütopyacı sosyalistler vardı.
  • Muhafazakarlık toplumu değiştirmeye çalışmadığı için ideoloji değildir. Özel mülkiyet kutsal değildir fakat çok önemlidir. Edmund Burke muhafazakarlığın babası  sayılmaktadır. Tezlerini Fransız Devriminin eleştirisi üzerinden açıklamaya çalışmıştır. Muhafazakarlara göre aklın gücü abartılmamalıdır. İnsan aklı mükemmel olmayacak kusurlu bir yaratıktır, bu nedenle toplumda hiç bir zaman mükemmel ve kusursuz olmayacaktır.
  • Sosyal Demokrasi; işçi sınıfının, devirmek yerine siyasetle kapitalizmi yenmesini anlatır. Kaynağında sosyalizme barışcı parlamenter yollardan geçme fikri yatar.
  • Faşizm bir ulus yada ırkın üstünlüğünü vurgulayan, devleti öne çıkaran otoriter bir 20.Yüzyıl ideolojisidir. Liberal değerler demokrasi ve aydınlanma düşüncesi karşıtlığı öne çıkmaktadır. Kesif propaganda ve acıtasyon faşizmin temel özelliğidir.
  • Milliyetçilik Her milletin kendi devletine sahip olması gerektiğini ifade eder. Devlet hakim milleti temsil eden bir kurum olarak milli kimlik ile örtüşmelidir. Devletin sınırları içinde mümkün olduğunca tek bir millet yaşamalıdır düşüncesi hakimdir.